SORU: Mahremsiz bir bayanın bazen görev gereği, bazen de gezmek amacıyla tek başına veya hanımlardan oluşan bir grupla, sefer müddeti ve mesafesinde şehirlerarası yolculuklara çıkmasının hükmü nedir?
CEVAP: Konuyu; yolculuk ve yol güvenliği başlıkları altında incelemek uygun olacaktır.
A- YOLCULUK
Allah Teâlâ, bazı sebeplerle yoluculuk yapmayı emretmektedir. Bunlar:
"Yeryüzünde gezip dolaşsalar olmaz mı? O zaman onlarda, akıllanmalarına yarayan kalpler ve dinlemelerine yarayan kulaklar oluşur. Gözler körelmiyor ama göğüslerdeki kalpler, gerçekten köreliyor." (Hac 22/46)
"De ki: Yeryüzünde gezin dolaşın da bakın ki, Allah yaratmaya nasıl başlamış. Sonra o, bir başka yapı oluşturacaktır. Allah her şeye bir ölçü koyar."(Ankebut 29/20)
"Her ümmetin içinden elbette elçi çıkardık. «Allah'a kul olun, zorbalardan uzak durun» dedik. Allah, onlardan kimini yola gelmiş saydı, kimi de sapık sayılmayı hak etti. Yeryüzünde gezip dolaşın da bakın ki, yalana sarılanların sonu nasıl olmuş." (Nahl 16/36)
4- İbadet amaçlı yolculuk
Hac ibadeti ile ilgili olarak Allah Teâlâ şöyle buyurur:
"Yoluna gücü yeten her kimsenin Beytullah'ı haccetmesi Allahın insanlar üzerinde hakkıdır." (Ali İmran 3/97)
"Yoluna gücü yeten" ifadesi hem yol güvenliğini, hem sağlığı hem de maddi imkânı içine alır. İbadet şahsi olduğundan kimin gücü yeterse hacca o gider.
B- YOL GÜVENLİĞİ
Şu ayetler bize, yolcunun en çok ülfete, yani gıda ve güvene ihtiyacı olduğunu gösterir:
"Kureyşliler, ülfet gördükleri,
Ülfeti, yaz ve kış seferlerinde gördükleri için,
Bu Beyt'in (Kâbe'nin) Rabbine kulluk etsinler.
Onları açlıktan tokluğa, korkudan güvenliğe kavuşturan Rabbine." (Kureyş Suresi)
Ülfet, bir şeyi bir şeye katma[1], sayıyı bine tamamlama ve ünsiyet yani tedirgin olmama[2] anlamlarına gelir.
Sefer diye tercüme edilen kelime rihle'dir. Rihle, yolculuktaki yürüyüş[3] ve yükü yükleyip yola çıkma[4] anlamlarına gelir. Son ayete göre ülfet, yeterli gıdaya ve güvenliğe sahip olmaktır.
Şu ayet de yolculuktaki güvenliğe dikkat çekmektedir:
"Onlarla bolluk ve bereket verdiğimiz ülkeler arasında peş peşe sıralanmış yerleşim yerleri oluşturmuş ve yolculuğa uygun hale getirmiştik[5]. Buralarda geceler ve gündüzler boyu güven içinde gidin gelin, demiştik." (Sebe 34/18)
Ayetlerde kadın erkek ayırımı yoktur. Yolculukta gıda ve güvenlik, herkesin ihtiyacıdır. Yola çıkmadan gıda ihtiyacı sağlanabilir. Ama güvenliğin sağlanması başka sebeplere bağlıdır.
Kadının güvenliğe olan ihtiyacı erkekten fazladır. Onların mahremsiz yolculuğa çıkmasını yasaklayan sahih hadisler, bir bütün halinde incelenirse asıl vurgunun güvenliğe olduğu görülür. Çünkü bazı hadisler kadının; bir gün bir gece, iki gün iki gece veya üç gün üç gece sürecek bir yolculuğa; bazısı da zaman kaydı koymadan her türlü yolculuğa mahremsiz çıkmasını yasaklar. Ama Peygamberimiz, bir kadının, yanında mahrem olmadan, tek başına yolculuğa çıkabileceği günlerin geleceğini de müjdelemiştir. İlgili hadisler şunlardır:
1 - Kadının bir gün, bir gece mahremsiz yolculuğunu yasaklayan hadis:
Ebu Hureyre radıyallâhu anh anlatıyor: Resulullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Allaha ve ahiret gününe inanan bir kadının, bir gün bir gece sürecek bir mesafeye, yanında bir mahremi olmadan gitmesi helâl değildir[6]."
2. Kadının iki gün, iki gece mahremsiz yolculuğunu yasaklayan hadis:
Ebu Saîd el-Hudrî, Allah'ın Elçisi'nden şunu işittiğini söylemiştir:
"Yanında kocası veya mahremi olmayan kadın, iki günlük mesafeye yolculuk yapmasın[7]."
3. Kadının üç gün, üç gece mahremsiz yolculuğunu yasaklayan hadis:
Abdullah İbn Ömer'in (r.a) rivayetine göre Allah'ın Elçisi sallallahu aleyhi ve sellem şöyle demiştir:
"Bir kadın, yanında kendisine nikâh düşmeyen bir mahremi bulunmaksızın üç günlük bir yolculuğa çıkamaz.[8]"
4. Kadının her türlü yolculuğa mahremsiz çıkmasını yasaklayan hadis:
Abdullah İbn Abbas'ın rivayetine göre Allah'ın Elçisi sallallahu aleyhi ve sellem şöyle demiştir:
"Hiçbir kadın yanında bir mahremi olmadan yola çıkmasın; kadının mahremi yoksa yanına hiçbir erkek girmesin".
Peygamber'in bu uyarısı üzerine sahâbîlerden biri kalkarak şöyle dedi:
"Ey Allah'ın Elçisi! Ben şu ve şu askerlerle savaşa gitmek istiyorum; eşim de hacca gitmek istiyor?
Allah'ın Elçisi şöyle dedi:
"Sen de eşinle beraber git![9]"
5. Kadının mahremsiz yolculuğa çıkabileceği müjdesi
Adiy b. Hâtim radıyallahu anh şöyle demiştir: Allah'ın Elçisi'nin yanında idim, bir adam gelip fakirlikten şikâyet etti. Sonra başka biri geldi eşkıyanın yol kesmesinden şikâyet etti. Allah'ın Elçisi sallallahu aleyhi ve sellem dedi ki:
- "Adiyy Sen Hîre'yi gördün mü?"
- Hayır, görmedim, fakat orası hakkında, bilgim var.
- "Eğer ömrün olur da yaşarsan hevdeci içinde bir kadının Hîre'den hareket edip Allah'tan başka hiç kimseden korkmadan tâ Ka'be'yi tavaf edeceğini göreceksin" dedi.
Ben buna şaşırarak kendi kendime: Beldelerde fitne ve fesâd ateşini tutuşturmuş olan o Tayy kabilesinin eşkıyası nerede olacak ki dedim...
Adiyy sözlerine şöyle devam etti: Ben Hîre'den hevdeci içinde yolculuğa çıkıp, Allah'tan başka hiç kimseden korkmayarak Kâbe'yi tavaf eden kadını gördüm... (Buhari, Menakıb, 25)
Hîre: Bugün Irak'ın Necef iline bağlı bir kaza merkezi olup Kûfe'nin 5 km. güneyinde ve Küfe ile Havernak arasında bulunan Kinîdre höyüğünün güneydoğusunda, Fırat nehri kenarında yer alan geniş bir ovada kurulmuştur[10].
6. Kadınların yolculuğu ile ilgili sahabe uygulaması:
Ömer İbnu'l-Hattâb radıyallahu anh, yaptığı son haccında Peygamberimizin eşlerine izin vermiş ve Osmân İbn Affân ile Abdurrahmân İbn Avf'ı onlarla birlikte göndermişti. (Buhari, Muhsar 37)
Bu sahabilerin onların mahremi olmadığı malumdur.
SONUÇ
Yukarıdaki ayetler ve hadisler açıkça gösteriyor ki, güvenlik sağlandığı takdirdemahremsiz bir kadın, ister görevi gereği olsun, ister gezmek, görmek veya ibadet amacıyla olsun tek başına veya kadınlardan oluşan bir grupla yoluculuğa çıkabilir.